Osmanlı’da kadın hareketinin öncülerinden Emine Semiye’nin eserleri VBKY’de

Emine Semiye’nin Sefalet adlı romanı kitapseverlerle buluştu

Osmanlı’da kadın hareketinin öncülerinden Emine Semiye’nin eserleri VBKY’de

VakıfBank Kültür Yayınları tarihçi devlet adamı Ahmet Cevdet Paşa’nın kızı ve Türk edebiyatının ilk kadın romancısı Fatma Aliye’nin kız kardeşi Emine Semiye’nin eserlerini yayımlıyor. Serinin ilk cildi “Sefalet” romanında, yoksul bir yaşama mahkûm edilen bir kadının çektiği çile ve mutluluğa uzanan öyküsü anlatılıyor.

VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY) Osmanlı’da kadın hareketinin öncü isimlerinden Emine Semiye’nin eserlerini okurla buluşturuyor. “Emine Semiye Kitaplığı – 1 Sefalet” adıyla yayımlanan serinin bu ilk cildinde, türlü entrikalarla baskılanarak ailesinin serveti elinden alındığından, yoksul bir yaşam süren Sabite karakterinin acıları, aşkı ve hayata tutunma öyküsü konu ediliyor.

“Sefalet” romanı, edebiyatçılar ve tarihseverler için Osmanlı aydınlanmasının sosyo-siyasal yönlerini kadın hareketi üzerinden anlamak isteyenler için önemli bir kaynak olarak öne çıkıyor.

Emine Semiye kimdir?

Meşrutiyet döneminin önemli kadın yazarları arasında gösterilen Emine Semiye (1864-1944), Osmanlı’nın çeşitli bölgelerinde öğretmenlik yaptı. Yaşamı boyunca özellikle kadınların hayatlarının iyileştirilmesi için mücadele etti, hazırladığı ders kitaplarıyla genç kızların eğitimine katkıda bulundu. Dönemin toplumsal yapısını eserlerine taşıyan Semiye, tıpkı ablası Fatma Aliye gibi İslamiyet’in kadınlara tanıdığı hakları vurgulayarak toplumsal yaşamda kadınların konumunun değişmesi için çalıştı. Gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarında doğrudan “feminizm” kelimesini kullanan Semiye, romanlarında ezilen kadınları, köle ve alt sınıf sorunlarını dile getirdi. Tarihçi devlet adamı Ahmet Cevdet Paşa’nın kızı, Türk edebiyatının ilk kadın romancısı Fatma Aliye’nin kız kardeşi Semiye’nin “Sefalet” romanında tüm bu detayları görmek mümkün. Emine Semiye Kitaplığı’nın diğer ciltlerinin de VBKY tarafından okurla buluşturulması planlanıyor.

Romanın omurgası, dil, anlatım…

Varlıklı bir ailede büyüyen Sabite karakterinin yoksulluğa uzanışını “Sefalet” romanının omurgasına yerleştiren Semiye, erkek egemen bir toplumda kadının yaşadığı zorlukları sayfalarca sıralıyor. Dil açısından aslına sadık kalınmasına rağmen günümüz Türkçesiyle anlaşılabilir kılmak adına açıklamalar eklenerek yayımlanan roman üçüncü şahıs anlatımla ilerliyor. Romanda geriye dönük anlatım ve hayal sahneleri yer alıyor. Aşkı arayanlar, mücadelesini sürdürenler, yaptıkları trajik hata sonucu yaşadıkları durumlar karşısında çaresiz kalanlar, idealistler ve her ne olursa olsun erdemli olmaktan taviz vermeyen kişiler dikkate alındığında “Sefalet”, Romantik dönem edebiyatının özelliklerini bünyesinde barındırıyor.

Açlıktan ölmek üzereyken

Romanda Sabite karakteri bir entrika sonucu ailesinin yaşadığı evden uzaklaştırılıyor ve aile servetinden mahrum bırakılıyor. Okur bu olay dizisinin detaylarını ilerleyen sayfalarda geriye dönük anlatımla öğreniyor. Çocukluğundan beri yanından ayrılmayan Gayret Kalfa ile beraber hakkını aramak için avukata başvuran Sabite, bu süreçte açlıkla savaşıyor, bedeni yorgun düşüyor ama mücadelesini sürdürüyor.

Romanda şu satırlar kaydediliyor: “Gayret, olanca kuvvetiyle Sabite’nin beyaz dişleri arasında bulunan kaşığa bastı. Avukat da tepsiden aldığı diğer kaşıkla kâsedeki sütten alıp ağzına döktü. Bu ameliyatın birkaç defalar icrasını müteakip, baygın kız derinden derine içini çekerek gözlerini açtı. Sabite’nin süte bulanmış yüzünü silmeye hacet kalmamıştı. Vefakâr Gayret’in gözlerinden akan eşk-i meserret (mutluluk yaşları) onu yıkayıp temizliyordu. Avukat, odanın yegâne mefruşatı olan sandalyeye oturup gözlerini bu hazin manzaraya dikti. Kır sakalından aşağı yaşlar akıyordu. Sütten biraz daha vermesini işaret etti. Gayret de Sabite’ye kaşık kaşık içiriyordu. Sefil kızcağızın çeneleri açılmış, hayatı kurtulmuştu. Avukat, ayağa kalkıp onlara tekrar yaklaştı.”

Büyük bir miras uğruna

Bir parça ekmek bulmakta zorlanan ve kendisine yapılan yaralayıcı teklifler karşısından onurlu duruşundan kati suretle vazgeçmeyen Sabite, aşık olduğu adam Beyzâde Hayati Bey tarafından terk ediliyor. Hayati bir servete kavuşma arzusuyla Şirâzî Hafız Efendi’nin kızı Kesbiye Hanım’la evleniyor. Aile dostları, yardımseverler, köşk çalışanları, beyzâdeler, dadılar ve ikiz hemşireler gibi çok sayıda kişi konuya dâhil olunca Müştak karakteri gün gibi aydınlık saçıyor. “Sefalet”, naif olay örgüsü ve anlattığı öğeler açısından edebiyatseverlerin ilgisini çekecek bir yapıt.

Bir yanıt yazın

Bügün: 10 October 2024